Switch Mode

Delilik Vahşet ve Güç Bölüm 57

Kanlı Ceset Vadisi (3)

Bu dünyada durduğun an ölürsün.

 

Ancak az önce deliler gibi koşturan o çocuk Mok Gyeognwoon tarafından öyle bir hezimete uğramıştı ki saldırmayı düşünemiyordu bile. Daha doğrusu korkuyordu. Mok Gyeongwoon gülerek çocuğa baktı.

 

Acele etmezsen tükenecekler bak.”

 

Bir yandan elindeki kanlı demir topu sallıyordu. Bunu gördüğü anda çocuk her şeyin farkına vardı ve vadiye geri koştu. Ancak o anda bacaklarının bağı çözüldüğünden yere yapıştı. Birkaç kere daha yere çakıldıktan sonra kalktı ve vadiye girdi.

 

-Şap şap!

 

Durumu böyle olan tek kişi o değildi. Onun gibi 3 çocuk daha vardı ve onların da durumu farksızdı. Hepsi Mok Gyeongwoon’dan korkmuştu.

 

“O çocuk deli.”

 

“Bu kadarı da fazla.”

 

“Hiç düşünmeden herifi öldürdü.”

 

Zaten öldürme şekli de ayrı bir konuydu. Düşünmeden saldırırlarsa sonları o çocuk gibi olabilirdi.

 

“Ah…”

 

Orada bulunan tek bir kişi bu olaya hayran kalmıştı. Kendisi Vadi Efendisi olarak anılan iblis maskeli adamdı.

 

“Galiba bir tane bulduk.”

 

“Evet.”

 

“Daha önce hiç böyle bir şey görmemiştim. İlk demir top bulununca daha farklı bir kaos oluyordu.”

 

Topu kimin bulduğu önemli değildi. Az demir top ve meşalelerin söndürülmesi hep planın içindeydi. İlk bulan kişi ise kaosu körüklüyordu. Herkes elindeki demir top için birbiriyle savaşıyordu. Olayın demir top olmadığı o zaman anlaşılıyordu. Asıl neden onların içindeki alevi körüklemekti ama bu sefer işler farklıydı.

 

“Bu arada her şeyi geçtim çocuğun gücü halis. Ki kanalları mühürlü olsa bile bir kişinin boğazını parçalayabildi.”

 

Çoğu kişi gücüne hayran kalmıştı. Ancak iblis maskeli adam olaya farklı bakıyordu.

 

“Suya bir santim bile girmeden demir topu aldı.”

 

Böyle bir olay ilk defa oluyordu. Bir kişi ne kadar kurnaz olursa olsun ortamdan olayı o suya atlıyordu. Ancak bu çocuk öylece beklemişti.

 

Demek amacı buydu… Çok ilginç.”

 

Böyle biri daha önce hiç gelmiş miydi? Cesareti olmayan kimse bunu yapamazdı. Hatta gaddarlığını düşünürsek bu çocuk her şeyi en baştan planlamıştı bile. İblis maskeli adam bunları düşünürken Mok Gyeongwoon yanlarına geldi.

 

“Bu kadarı yeterli mi?”

 

Elindeki demir topu gösteriyordu. İblis maskeli adam onayladı ve bir soru sordu.

 

“Senin adın ne?”

 

“!!”

 

Bu soruya bütün savaşçılar şaşırmıştı. Kanlı Ceset Vadisi’ne gelen bir veletin ilgisini çekmesi ve adını sorması pek görüldük bir olay değildi.

 

Mok Gyeongwoon cevap için gecikmedi.

 

“Mok Gyeongwoon.”

 

Maskeli adamın gözleri fal taşı gibi açılmıştı.

 

“Mok Gyeongwoon mu?”

 

Oraya gelen sekiz yüz kişiyi tanımıyor olsa bile Mok Gyeongwoon’un adını duymuştu. Çünkü ona özel emir gelmişti.

 

“Bu çocuk Mok ailesinden alınan rehin değil mi?”

 

Bir kere daha şaşırdılar. Normalde onun Özel Alem Geçidi, Mor Katliam Vadisi ya da İblis Alevi Salonu’ndan olmasını bekliyorlardı. Ancak kendisi doğrucu ve ünlü bir dövüş sanatları ailesi olan Mok ailesinden geliyordu. İblis maskeli adam yarım saat önce olan konuşmaları hatırlamıştı.

 

[Ne? Mok Kılıç Malikanesi’nden aldığımız rehineleri Kanlı Ceset Vadisi’ne mi göndereceksiniz?]

 

[Lider böyle buyurdu.]

 

[Emirlere asla karşı gelmem ancak o doğrucu zayıf çocuklar buna dayanamayabilir.]

 

[Sen dert etme ve emirlere uy.]

 

Biraz işkence edip sonra o çocukları öldüreceklerini düşünmüşlerdi. Ancak olayları görünce herkesin fikri değişti. Onu boşa yollamamışlar.

 

“Böylesini hiç beklemiyordum.”

 

Mok Kılıç Malikanesi’nden geldiği bilinmese kimse bu çocuğa doğrucu demezdi. Ne aurası ne de teknikleri buna uygundu.

 

“Onu izlersem daha iyi anlarım.”

 

Cidden şeytani yola daha yakında Kanlı Ceset Vadisi’nde hayatta kalacağından eminlerdi. Tam bu sırada iblis maskeli adam, Mok Gyeongwoon’a bir şey uzattı.

 

Al bakalım.”

 

Elindeki şeye Mok Gyeongwoon’a fırlattı.”

 

-Foşş!

 

Fırlattığı şey Mok Gyeongwoon’un önüne geldi ve onu tek elle yakaladı.

 

“Bu ne?”

 

Üstünde ‘bir’ yazan ince bir gümüş plaka şu anda onun elindeydi.

 

“Girişi en yüksek puanla geçtiğinin kanıtı. Onu ve demir topu sakın yanından ayırma.”

 

“Giriş mi? En yüksek puan mı?”

 

Mok Gyeongwoon meraklıydı. Bu ‘en yüksek puan’ muhabbeti ne işe yarar onu düşünüyordu.

 

“Yarışmada falan mıyız?”

 

[Dinle beni, o vadide hayatta kalma oranın onda bir.]

 

***

 

Kodeks Library

Çeviri- Hakai

 

***

 

Tam o sırada Taoist Jo Euigong’un dedikleri aklında geldi ve burasının aslında hayatta kalma yarışması olduğunu anladı. İki kişi çoktan ölmüştü. Ve birazdan ortam kan gölüne dönecekti.

 

-Şap şap!

 

Mok Gyeongwoon doğru düşünmüştü. Başka birisi daha demir topu bulmuştu. İlk çocuk herkese duyurduğundan dolayı bu sakin sakin beklemişti. Bulduğu gibi de sudan çıkmıştı. En iyi kararı vermişti ancak…

 

“Herif bulmuş bile!”

 

“Yakalayın çabuk!”

 

Çok dikkat çekmişti. Sudan çıktığın an zaten dikkat çekersin. Bir sürü kişi onun peşine düşmüştü.

 

“Siktir!”

 

Çok kaotik bir ortamdı. Tam o sırada bir çocuk daha Mok Gyeongwoon gibi demir topu alan kişinin boynunu tutup kırmıştı.

 

-Çatırt!

 

Böylece ikinci ölüme tanıklık etmişlerdi. Çocuk, geriden gelen çocuklara karşı dönüp;

 

“Ölmek istiyorsanız gelin.”

 

Üstünü çıkarmış bu 18 yaşındaki çocuğun belden üstü garip dövmelerle doluydu. Diğer çocuklar saldırmayaklarını anlamışlardı.

 

“Böyle işin ben!”

 

“Mor Katliam Vadisi’nden gelmiş!”

 

Mor Katliam Vadisi.

 

Kendileri Yer-Gök Birliği’nin en büyük üç gruplardan birisiydi. 30 öğrencileri olsa da hepsinin ustaları çok büyük insanlardı ve esşiz teknikler yüzünden herkes onları korkunç buluyorlardı.

 

“Korkak herifler.”

 

Ellerini saçına attı, hayal kırıklığına uğramış şekilde ışığın yanına geldi. Sonrasında Mok Gyeongwoon’a fısıldadı.

 

“Diğer aşamada önce bitirecek misin?”

 

Resmen savaş ilanı vermişti. Ama cevap olarak Mok Gyeongwoon omuz silkmişti. Gereksiz işlerle uğraşmak istemiyordu.

 

“Canımı sıkarsa…”

 

Bir yandan ilgisini de çekmişti. Burası güzel bir yerdi. Kimi öldürdüğünü düşünmesine gerek yoktu. O sırada Mok Gyeongwoon’un yüzünü göremeyen çocuk elindeki demir topu iblis maskeli adama gösterdi.

 

“Geçtin!”

 

Vadiye kaos hükmediyordu. Demir topları birileri buluyordu ve peşine onlarca çocuk takılıyordu. Her seferinde ayrı bir savaş çıkıyordu. Hayatta kalma oyunu başlamıştı.

 

“Sonunda.”

 

Savaşçının sözlerini duyan iblis maskeli adam o yöne bakmıştı. İki çocuk öldüğü için kimse kimseden sakınmıyordu. Resmen gladyatör arenası gibi bir ortam vardı.

 

-Pu-pu-pu-puk!

 

“Kah!”

 

Aralarında birkaçı ilgi çekmişti. Kısa saçlı ve beyaz yüzlü bir kız keskin şekilli bir taş bulmuştu ve önüne geleni bıçaklıyordu. İç enerjisini kullanmasa bile çok hızlıydı.

 

“Nereden geldiğini anladım bile.”

 

“İblis Alevi Salonu’ndan.”

 

“Hemen de tanıdınız.”

 

Nasıl tanımayalım ki? Bu hızlı ve etkili hançer tekniği sadece kişinin hayati noktalarını hedef alıyordu. Bu teknik, İblis Alevi Salonu’nun ‘Bağlantılı Ölüm’ tekniğiydi. Eskiden ‘Dört Büyük Suikast Grubu’ adı altında olan bir gruba mensup olsalar da o grubun adı artık ‘Üç Büyük Suikast Grubu’ oldu.

 

Yine de kendileri suikast işini bırakmadan Yer-Gök Birliği’ne katılmışlardı.

 

“Harika.”

 

İç enerjisi salındığında harikalar yaratabilirdi. O sırada iblis maskeli adam başka bir çocuğu göstermişti.

 

“Şu çocuk galiba Özel Alem Geçidi’nden geliyor.”

 

“Aman!”

 

Savaşçı duruma şaşırmıştı. Kaslı ve büyük olan bir çocuk önüne gelene boğa gibi saldırıyordu. Çarptığı her çocuk havaya uçuyordu.

 

-Pu-pu-pu-puk!

 

Özel Alem Geçidi, Demir Levha Tekniği ile ünlüydüler ve iç enerji yerine dış enerjilerine odaklandıklarından dolayı deli gibi güçlüydüler.

 

“Hoo ho.”

 

Özel Alem Geçidi’nden gelen çocuk sonunda yanlarına gelmişti bile.

 

“Geçtin!”

 

İblis Alevi Salonu’ndan gelen kız da gelmişti.

 

“Geçtin!”

 

Sonrasında yavaş yavaş o kan gölünden çıkan çocuklar gelmeye başlamıştı. Aralarında bir çocuk bu anı bekliyordu. Demir topu bulsa bile hedef alınmasın diye herkesten saklamıştı. Hemen ışığın oraya koştu ve bağırdı.

 

“Buldum!”

 

Çocuk çok mutlu olmuştu. Aslında demir topu vadide bulmamıştı, ilk ölen çocuğun alnından almıştı.

 

“Salaklar, kafanızı kullanmalıydınız.”

 

Kimse bunun farkında değildi. Tam mutlu mutlu düşünürken iblis maskeli adam bağırdı.

 

“Başarısız oldun!”

 

“Ne?”

 

“Duydun işte.”

 

Nasıl yani? Neden geçemedim?

 

Çocuk anlayamamıştı.

 

“A-Ama demir topu buldum neden?..”

 

-Foşş!

 

O sırada sivri bir şey boynunu deşmişti. Çocuğun kafası yere düşmüştü.

 

“Size emirleri sorgulamayın dedim.”

 

-Çın!

 

Savaşçılar biraz mırıldandı ve çocuğun silahını aldılar.

 

-Çın!

 

Çocuğun elinde tuttuğu demir top yere düşmüştü. Yere düşen o top Mok Gyeongwoon’un önüne düşmüştü. Elinde adlı ve gülümsedi.

 

[Altmış üç.]

 

Elinde tuttuğu demir topta ‘altmış üç’ yazıyordu. Ancak ölen çocuğun demir topunda hiçbir yazı yoktu. Kafasını kullandı ve bir daha kullanmamak üzere öldü. Kısaca…

 

“Ben galiba şanslı bir adamım.”

 

Mok Gyeongwoon da aynı şeyi denemişti. Ancak bunu yapan başkasını görünce tekniğini değiştirmişti. Kısaca şanslı diyebiliriz. Ancak bir yandan pişman olmuştu. Önünde ziyafet vardı.

 

-Foşş!

 

Bir sürü insan öldüğü için etraf ölüm enerjisi ile doluydu. Ki kanalları mühürlenmeseydi çoktan tersine ki sirkülasyonuna başlardı.

 

“Hım.”

 

Peki ya cidden sirkülasyona ihtiyac var mıydı? Merakına yenik düştü ve Mok Gyeongwoon ellerini vadiye doğru uzattı.

 

“Sonsuz ve devamlı… İki enerji kalpte birleşiyor…”

 

Bağlama Sanatı Tekniğini kullanıyordu.

____________________________________________________

Serilerden anında haberdar olmak için discord sunucumuza girebilirsiniz!
_____________________________________________________

Delilik Vahşet ve Güç

Delilik Vahşet ve Güç

Myst, Might, Mayhem
Puan 7.4
Durum: Ongoing Yazar: Yayınlanma Tarihi: 2021 Ana Dili: Korece
Delilik Vahşet ve Güç,  (Myst, Might, Mayhem):Katliamcı Tırpan İblisi Jeong, başkalarını öldürmekten keyif alıyor. Tıpkı Mok Kılıç Malikanesi’nin üçüncü genç efendisi Mok Gyeongwoon gibi..“Eğer benim gibi davranır ve benim hayatımı yaşarsan bu hapishaneden çıkmana izin veririm.”“Bana gerçekten bu şansı verecek misin?”Üçüncü genç efendiyi öldür ve onun gibi davranarak hayatını yaşa. Sahte Mok Gyeongwoon bu hayattan kurtulabilecek mi?Seri katilimiz, Büyük Mok Kılıç Malikanesi’nin üçüncü genç efendisi olarak yeni hayatına başlar.

Yorumlar

Bu içeriğe tepki ver

0 tepki

0 Yorum

Toplulukla Etkileşime Geç!

Yorumlar yapmak, tepki vermek ve diğer kullanıcılarla etkileşime geçmek için hesabınıza giriş yapın.

    İlk yorumu sen yap!

    Ayarlar

    Karanlık Modda çalışmaz.
    Sıfırla